paslı bekleyişler altında yetmiş’ler,
unutulmuşların hazin çağı.
hayat üflenmiş şişeler,
karanlık sıvılar,
doluyor bir gençliğin bardağı.
romantizme kaptırılmış eller,
ayrılamadığım, soğuk banklar, çelik bekleyişler,
varsa yoksa grizm efendim,
yani ölüme meraklı seviş’ler !
bulutlara sığmayan kuşlar,
özgürlüğü yer yüzünde ararken
varsa yoksa grizm efendim,
yani yaşamak meraklısı gözler!
dokunmadı onlar, o insanlar, hep ötekiler.
gençlik çürütülen koridorlarında evrenin,
dokunmadılar işte bana,
ve bir daha hiç gülmedim.
varsa yoksa grizm dedim yalnızlığıma
bir varım, o da şüpheli,
yaşanmalı o halde, yaşanmalı mirim,
saf griden de olsa bu ömür,
sonuna kadar yaşanmalı derim!