Tezek kokusu ve kekik kokusu almıştı yine dağların çevresini. Hayvanları otlatmaya çıkmıştım, her zaman olduğu gibi. Babam yapardı bu işi önceden, bütün köylü ona emanet ederdi hayvanlarını. Bir sene sekiz ay önce okunan selâ sonrası babamın ismini cami hoparlörlerinden duyduktan sonra ben yapmaya başladım. Köy yerinde ne kadar çalıştığının göstergesi mal mülk ile değil tırnak aralarında ki kirle olur derdi babam. O yüzden hiç boş kalmam, babam gibi. Annem ne kadar söylense de evde duramıyorum, baktığım pencerede bulunan sineklik sanki bana hapishanelerin parmaklığı gibi geliyor.  Neymiş efendim kız kısmı öyle evin dışına çok çıkmazmış. Evin içinde olan işler ile uğraşır sonra da evlenir yuva kurarmış. Annemin her zaman ki sözlerinden sonra dağlara koşturuyordum ayaklarımı. Nefes aldığımı hissediyordum.

Güneş doğmak üzere, şimdi avazı çıktığı kadar bağıracak bizim kabadayı.  Babam vermişti bu ismi ona, kanatlarını bir açsa kartal mı yoksa horuz mu bu diye bakınır durursunuz. Sesi öyle yüksek çıkıyor ki bırakın ev ahilisini uyandırmayı sokakta ne kadar ev varsa bütün ahalisine ben buradayım diyordu resmen. Aha ötmeye başladı bile. Neyse kalkayım bari bu köyün bir suyu akar çeşmelerinden yüzünüze vurduğunuz andan itibaren bırakın uykunun açılmasını bayılan adamı ayıltır valla. Bizim koca kızın yanına geldiğim de yine şaşırmadım. Koca kız memelerini zor taşıyor. Öyle bereketli öyle güzel bizim koca kız. Ama bir huyu vardır memelerinden o sütü herkese sağdırmaz. Onu sağmak için ilk önce onun kıllarını taramanız gerekir. Ah yine babam işte hep o alıştırdı. Küçüklükten beri böyle yapardı koca kızına. Bilmiyorum belki de benden önce ölen ablamın saçlarını taramayı çok sevdiği için olabilir.  Bahçe dolabından aldığım tarak ile koca kızın gönlünü yaptıktan sonra bütün sütü sağdım ve sütçü Salim abinin alması için bidonlara doldurdum. Annem daha uyanmamıştı ve nedense Salim abi her zaman olduğundan daha erken gelmişti kapımıza.

-Günaydın ağabey dedim. İçeri buyur ettim.

-Günaydın Selma dedi. 

Ve sütleri almak için yanıma doğru gelirken selâ okunmaya başladı. Köye yeni imam’ın gelmesi ile anladım ki Salim abi camiyi bırakıp tekrar süt işine girmişti. İçimi bir huzursuzluk kapladı. Bilmiyorum neden, belki de babamın selâsını okuyan Salim abi olduğu içindi.

 

Abonelik
Bildir
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
%d blogcu bunu beğendi: