Sessizliğim

 

Sessizliğim.

Ruhumun hırçın dalga sesleri,uslanmayan,

isyansız durmayan

Kalmıyor kuru topraklarım, bitmiyor üzerinde rüzgarım.

Bu kaçıncı poyraz, kaçıncı karayel.

 

Gökyüzüm.

Umutla uçuşan özgür kuşlarım, yoksa güvercin mi demeli?

Parmak uçlarımı saran derin bir uğultu, yoksa haykırış mı demeli?

Hanginiz bendiniz, hanginiz bedenim, kiminiz ruhum?

Ölü bir beden çalan hanginizin yeteneği?

Bendeniz hala siyah gökyüzünün, beyaz uçurtmaları.

 

Yeni bir beyazlatıcı lazım tozlu sayfalarıma.

Rengi atmış, beyazı aranan yanlarıma.

Her bir hücrem kahve lekesi misali. Geçen, ama izi derinde kalan.

Her bir hayalim çimen lekesi misali, Her daim umutlu kalan,ama bir türlü geçmeyen

Bendeniz, siyah güneşin aydınlatmaya çalıştığı beyaz dünyası.

 

Pencereme vuran yağmur damlası.

Hangi rüzgar savurdu seni karanlığıma, korkma ışıklarını yak.

Buhar olmazsın kaçma, soğuktur varlığım.

Sesten rahatsız olma, son sestir sessizliğim.

Yaşa acılarını özgürce, buluttan tez toprak çağırır bedenlerimizi.

 

Mavi dağlarım, kahverengi sularım.

Yorgun saçlarımı savuran öfkeli rüzgarım.

Ayak uçlarımdan kayan çakıl taşları.

Hanginize karşı dik durmalı, kiminize göğüs germeliyim?

Son yanım hanginize eğilmeli?

Sol yarım kiminize emanet edilmeli?

 

Soluğumun her salisesi ömrümün bin yılı sanki.

Güneşe her defasında bir santimetre daha yaklaşmış gibi.

Boyumun yetmediği her derinliğe yeni bir kulaç daha atmış gibi.

Koşuyorum kuruyan dudaklarıma aldırmadan..

Gitmiyorum, yıllarca ardını beklediklerimi almadan.

 

– Seher KUTLU

Abonelik
Bildir
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
%d blogcu bunu beğendi: