Her şeyden uzak

Üzüm karası

Şarap nefesi yaralarımız

Uçurumun  ellerinde gür

Çoğalan çığlığı yutan hep var

Yarın değil

Dün büyüyen

Kekeme acıların döşeği mezar

Bir kürek kumda yaralarımız

 

Hüznün ayaklarındaki

Fırın usta

Yanık ekmek de yerdik biz

Umut mevsimlerimizin kaşığında

Yalnızlık sesindeki anne eli

Gözyaşlarımızı okşardı usulca

Terimizde  yanardı içimiz

Bizi kundaktan tanıyan  yaralarımız

 

Demir deryanın umudunda delik

Korkunun kendisi usanmış korkudan

Merhem bıçak ağzında vursak

Vursak!

Yaraya kanayacak beklemek

Tenha kıyısında biriken uçuk

Savrulan hece geceden buruk’

Süt kuzusu yaralarımız..

 

Ölümden önce

Ölmek her yere konar

Atlar

Saflığın ucunda yaşamak

Senin gözbebeklerinde hayat’

Benim dizlerimde İncelir’

Törpüsü kan revan günlerin

Kasık dolusu yaralarımız

 

Dikenin şiddeti yüzümüzde sivri

Merhamet bulunmaz nimetti

Bulandı devran gün indi

Bir ucu saç yanar

Bir ucu ayak donar

Derman bulamaz yaralarımız…

Yeşim akın ÇELİKER

Abonelik
Bildir
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
%d blogcu bunu beğendi: